her şiire kendimi üzerek başlarım doktor

M-HıV

Sen kurallara uymazdın! şimdi ne değişti? değişik mi geldi sana bu ilişki yoksa vazgeçmeyi mi öğrendin?
Vazgeçiş korkaklara özgüdür bilirsin. kendini yeterli hissetmedin mi yada o mu yetmedi sana, yetmez miydi yoksa.
Ayağa kalk kadınım!
Kendini yerde sanıyorsun ya..
Onu küçük düşürmen seni büyük göstermez kadınım!
Yetinerek ölmek mi savaştığın yerde ölmek mi? cevabınım ikimiz de biliyoruz öyleyse koşmaya devam etmeli son çizgiye kadar öyle değil mi..

Smell Scent...

Yok artık seni düşünmek..
Koklamak kokunu!
ama özlem
o dayanılmaz özlem karanlığın içinden çıkıp esir almakta..
o zaman işte senin içn kendimden vazgeçmek istiyorum.
bu karmaşık bir dans sanıyorum
akabinde aşk sanıyorum
En az düşlerim kadar gerçek olanlar
içimde olanlar.
İçim susuyor, içim sessiz kalıyor
Öylece duruyor.
Hayatta anlamlı olan herşey anlamını yitirmiş gibi
bana bakıyor, beni izliyor
Usanıyorum!
Aza kanaat ettikçe Hiç'e reva görülmek
Ne büyük acı tanrım!..

gece yamuluyor
yıldızlar yüzüyor yüzümün yorgunluğunda
yastığımın el izleri yüzümde
stairway to heaven çalıyor
hiçbir adamı düşleyemiyorum
düşlerim yamulmuş..
ağzımın kenarından kan sızıyor
yine kendi ağzımı ısırmışım
daha az uyuşturucu kullanmalıyım
elimde bir sigara var
uykuya daldığımda çıplak göğsüme düşüp sönüyor...

10 Juillet*

seni seviyorum anne.

my mother never realized the irony when she called me son of a bitch... :)

annem bana orospu çocuğu dediğinde oluşan ironinin hiçbir zaman farkına varmadı.

End..

 Dilimde sıralanan dua sözcükleri tanrısalı yaşatıyor ruhumun herbir köşesine ithaf edercesine. içsel sarsıntım her geçen gün yavaşça kaybolan bir boşluk gibi beynimi kemiriyor. Dualar bomboş. Küfrediyorum yine senin tanrına. benim insanları kapatan tanrılarla işim olmaz anla bunu. Ruhsal zemine hazırlanan intiharlarım başucumda. Ölene dek değişemem. Kabullenmelisin. ya da siktirolup gitmelisin!

istendiğini anladığı an istenilen, çekip gidiyor...

çıkışlarım,
tepeme kadar çıktığım zamanlar var.
o tepeden aşağıya, kendimden düştüğüm anlarım var.
bazen çok istemek,
aslında istememek gerekirken isteniliyor.
bu bir yanılgı değil.
bu doğrulanmış bir doğru.
istemiyormuş gibi yaparsan eğer,
istediğin şeye ulaşman an meselesi.
çok istemekle, istediğin şeye ulaşamıyorsun.
istendiğini anladığı an istenilen,
çekip gidiyor.
ya da vermiyor sana istediğini.
istediğin kadar iste,
olmuyor.
köleye dönüşen bir sen oluyorsun.
istediğini almak için yalvarmaya başlıyorsun.
istendiğini anladığı an istenilen,
köpek olmak zorundasın.
hep istediğim,
ki bu bir insandan istenilmedi.
bir gün, hiç istemeden, kendiliğinden olsun istedim istediklerimin.
ne bir cümle fazla,
ne bir yalvarış,
ne bir göz yaşı,
ne de zerre kadar bir ağrı olmadan, olsun istedim.
bir gün başımdan aşağıya kadar, saf duygularla yıkanmak istedim.
hiç kirlenmemiş bir aşkın,
beyaz çarşafı olmak istedim.
sahip olmak değil,
sadece var olsun, var olayım istedim.
ben istedikçe,
daha çok istemedim.
azı istedim,
karar vermiş olmayı diledim.
bazen çok istemek,
aslında istememek gerekirken isteniliyor.
ve istendiğini anladığı an istenilen,
çekip gidiyor….